15 Ekim 2010

blog action day 2010: bol bol su için!

pis insanlar fırsat buldukça su içmeliymiş insan, öyle çay kahve, kola bira içince bünyenin "sıvı ihtiyacı" karşılanmıyormuş. tamam, bol bol su içmek gerek ama içilecek suyu bulmak, korumak, milyonlarca insan için o kadar da kolay değil. o bakımdan bir süre ciddi olayım: blog action day 2010'un teması, anlaşıldığı üzere, su. bugün, afrika'daki yoksunluklardan, doğal kaynakların insan eliyle hızla yok edilmesinden, bir dolu istatistikten, yüze ya da göte çarpılan suyu idareli kullanmanın öneminden, yakın bir gelecekte su savaşları çıkacağından, genellikle insanı karamsarlığa düşürecek bir dolu şeyden bahseden yazılarla dolu bloglar. gerçi o kadar da yoğun bir ilgi olduğunu sanmıyorum; sıkılıyouz bu tür şeylerden; konuşmayı da dinlemeyi de sevmiyoruz; bayatladı, sıktı artık gibi şeyler düşünüyoruz. bireysel ya da örgütlü çalışmalarla dünyanın değiştirilebileceğine inanmak insana zor gelebilir. ama dünyayı, koca dünyayı karşıya almanın ne gereği var ki? dünya barışı, küresel ısınma falan, devasa büyüklükte ejderhalar ve karşısında ne var, mini mini birkaç tip! daha başlangıçta masal gibi görünüyor. önce birlik olalım, güçlerimizi birleştirelim ve biz de devleşelim, sonra savaşalım! bu gezegenin ordulara değil, çevresine zarar vermeyen, "akıllı" insanlara ihtiyacı var. eh, akıllı bir insan göz göre göre yarın ihtiyaç duyacağı şeyi yok etmez. basit bir örnek: su tasarrufu kampanyası varmış, artık daha dikkatli kullanıyorum suyu diyen insan o kadar da akıllı değildir. sen 15 dakika diş fırçalarken şarıl şarıl akan su beyninde en ufak bir elektriklenme yaratmıyorsa, böyle bir elektriklenme için "kampanya" falan gerekiyorsa, üzgünüm senin için.

devamını göster